ERDOĞAN: MEMUR VE EMEKLİLERE VERİLEN SÖZ TUTULACAK

 

Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan, "Enflasyon oranlarının belli olmasıyla birlikte biz de memur ve emeklilerimize verdiğimiz sözleri yerine getireceğiz” dedi.

Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan, Cumhurbaşkanlığı Külliyesi'ndeki Kabine Toplantısı'nın ardından millete sesleniş konuşması yaptı. "İslam dünyası olarak Kurban Bayramı'na ulaşmanın heyecanını yaşarken İsveç'in başkenti Stokholm'da mukaddes kitabımız Kur'an-ı Kerim'e yönelik gerçekleştirilen alçakça saldırı hepimizi öfkelendirmiştir" ifadelerini kullanan Cumhurbaşkanı Erdoğan, “2 milyar Müslüman'ın hissiyatını hiçe sayan bu sapkınlığın bırakın fikir özgürlüğünü, en temel insani değerlerle bağdaşması mümkün değildir. Bunlar İslam düşmanlığından beslenen nefret suçlarıdır. Bu nefret suçunun polis korumasında işlenebilmesi çok daha vahimdir. Dünyanın hiçbir medeni ülkesinde insanların kurallarına yönelik saldırılar, düşünce hürriyeti olarak nitelenemez. Nasıl kiliseyi veya bir başka inancın mabedini ateşe vermek özgürlük değilse Kur'an-ı Kerim mushafı yakma diye bir özgürlük olamaz. Bizim nazarımızda, camilerimizi hedef alan eylemler ile kutsal kitabımıza yapılan rezil saldırılar arasında hiçbir fark yoktur. Bu gerçeği aslında nefret suçlarına imza atanlar kadar buna izin verenler göz yumanlarda çok iyi bilir. Söz konusu kendi güvenlikleri olunca hiçbir hak, hukuk, ilke tanımayanlar sıra Müslümanların haklarına gelince bizden fikir özgürlüğünü hatırlıyorlar. Bu zihniyetin elinde fikir hürriyeti İslam düşmanlığı ve yabancı karşıtlığının tüm biçimlerini meşrulaştıran bir araç konumundadır" dedi.

"Bu saldırıları batıda hızla yayılan İslam ve Müslüman düşmanlığı hastalığının yeni tezahürleri olarak görüyoruz"

"Stockholm'de Kurban Bayramı'nın ilk günü hem de bir cami önünde gerçekleştirilen menfur eyleme münferit bir hadise gözüyle bakamayız" ifadelerini kullanan Erdoğan, "Bu saldırıları batıda hızla yayılan İslam ve Müslüman düşmanlığı hastalığının yeni tezahürleri olarak görüyoruz. Batı dünyası özellikle bu hastalıkla mücadele noktasında hiçbir adım atmıyor. 4 yıl önce Yeni Zelanda'nın Christchurch şehrinde bir camide ibadet eden 51 Müslüman'ın şehit edildiği terör eyleminden hala ders alınmıyor. Neo-nazi örgütler çoğu zaman devlet içindeki uzantılarının da desteğiyle palazlanmaya devam ediyor. Aşırı sağcıların işlediği nefret suçlarının kaydı çoğu zaman hiç tutulmuyor. Failler ya yakalanıyor ya da ön kapısından mahkeme salonlarının arka kapısından ellerini, kollarını sallayarak çıkıyor. Günümüzde Müslümanlar için inançlarını özgürce yaşamak, dillerini sokakta, özgürce konuşmak, dinlerinin emrettiği şekilde giyinmek, çalışmak, sosyal hayatta var olmak giderek zorlaşmaktadır. Irkçı terör saldırıları sadece Müslümanlara değil Musevilere, Afrikalılara, Asya kökenlilere, Romanlara ve göçmenlere de yönelmektedir” dedi.

"Yüzlerce kişinin ölümü Titanik gemisini görmeye giden beş zengin kadar gündem olmadı"

Mora Yarımadası açıklarında batan gemi faciasına ilişkin Cumhurbaşkanı Erdoğan, "Önceki hafta Mora Yarımadası açıklarında batan ve yüzlerce mülteciye mezar olan gemi faciasında buna bir kez daha şahit olduk. İnsanları kurtarmak adına ciddi hiçbir emek harcanmadığı gibi yüzlerce kişinin ölümü Titanik gemisini görmeye giden beş zengin kadar gündem olmadı. Bu mazlumlar da her yıl Akdeniz'in sularında kaybolan binlerce can gibi kısa sürede unutulup gitti” diye konuştu.

"Pek çok batı ülkesinde ayrımcılık, toplumsal bir norm haline gelmiştir"

Fransa'da yaşanan şiddet olaylarına ilişkin konuşan Cumhurbaşkanı Erdoğan şunları kaydetti:
“Beyaz adamın üstünlüğüne dayanan sömürgeci kibirli ve gayri insani zihniyetin varlığını halen devam ettirdiğini işaretidir. Pek çok batı ülkesinde ayrımcılık, toplumsal bir norm haline gelmiştir. Özellikle sömürgeci, geçmişiyle bilinen ülkelerde kültürel ırkçılık, kurumsal ırkçılığa dönüşmüştür. Fransa'da başlayan kısa sürede diğer ülkelere yayılan olayların kökünde işte bu zihniyetin inşa ettiği sosyal mimari vardır. sistematik şekilde baskı gören kamusal hayatların dışına itilen varoşlarda gettolarda mahkum edilen göçmenlerin çoğu Müslümanlardır. Şiddet maalesef şiddeti doğurmuş ve bugünkü hadiseleri tetiklemiştir. Tarih boyunca olduğu gibi bugün de rüzgar ekenler fırtına biçmektedir. Kamu malına zarar verilmesini sokakların yakılıp yıkılmasını, mağazaların yağmalanmasını elbette tasvip etmiyoruz. Sokak olayları meşru bir hak arama metodu olamaz. Ancak bu sosyal patlamadan otoritelerin de ders çıkarması gerektiği açıktır. Benzer vakalar ülkemizde yaşandığında bizlere hak, hukuk ve demokrasi dersi veren


sondakika, gündem, haber

Reklam Alanı

Yazarlarımız

Abonelik

Bülten aboneliği için lütfen e-mail adresinizi girin!

Abonelikten ayrılmak için iletişime geçin!

Hava Durumu

İletişim Bilgileri

Bıçakçı Mah. Balıklı Göl Caddesi, 63210 Eyyübiye / ŞANLIURFA

+900541 151 63 63

info@kanalurfa.com

Bizi Takip Et

© Kanal Urfa, Tüm hakları saklıdır. Developer by İmza Bilgi Teknolojileri